Barış, sen zincirlendiğin yer, her nerdeyse, kaç kurtul. Biz seni
kurtaramıyoruz. Umutları kaybetmemek için elimizden geleni yaptık, ama
olmadı. Oyunun senaryosunu değiştirmek için, tüm oyunu tekrar tekrar
seyretmek zorunda kalsak bile, en ufak bir kıvılcımı iyiliğe ve güzele
dönüştüremedik . Ama onlar çok güçlü, tek gözü olan bir devle mücadele
eden, bir sivrisinek misaliyiz. Bizde uyutmuyoruz geceleri, uyutmayacağız.
Nasıl her seferinde onlar kazanıyor. Bir terslik , bir dengesizlik olmalı bu
işte. Putin misali,
Putin bir okula yaptığı ziyarette tahtaya bir resim çizer, resmi kimse
anlamaz. Tam Putin sınıftan çıkmak üzere iken, bir çocuk kalkıp, Putin’e
sorar.
-Ne çizdiniz anlamadım diye.
-Kedi, der Putin
Ama sınıfın, resmi, kediye benzetemediğini söylemeleri üzerine, Putin, bu
kedinin arkadan görünüşü der.
Acaba, bizim bu olanları anlamamızın sebebi, sadece algımızdan mı
kaynaklanıyor. Herkesin bildiği, ama bazılarının anlamak istemediği
şeyleri de, haykırmak ne derece etkili olur, ondan da emin değilim.
Zira, onca savaş karşıtı çığırtkanlığına karşın sabah Washington Post
gazetesinin tweetlerinin birinde “USA komitesinin Suriye’ye müdaheleyi
desteklediğinden bahsederken diğerinde” do you eat chichen or
turkey””yani tavuk mu hindi mi yersin” vardı. Öte yanda ölecek o kadar
insanın şimdiden hikayeleri hazırdı. Onların resimleri kafalarından çizilebilir
miydi? O halde kimse tanır mıydı onları acaba ? Şuna eminim ki, böylelikle ,
hepsinin, beyaz sayfada kaplayacakları alan daha dar olacaktı.
Barış, sen zincirlendiğin yer, her nerdeyse, kaç kurtul. Biz, seni
kurtaramıyoruz. Umutları kaybetmemek için elimizden geleni yaptık, ama
olmadı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder